A
- action: eylem
- activation: etkilenim
- active: etkin
- acyclic: çevrimsiz
- adaptation: uyarlama
- additive: eklemeli
- adversarial: çekişmeli
- aerodynamics: hava devinim bilimi
- agent: etmen
- agglomerative: birleştirmeli
- algorithm: algoritma
- alignment: hizalama
- allele: eş gen
- analysis: çözümleme
- analytical: çözümsel
- analyzer: çözümleyici
- ancestor: ata
- anchor: çapa
- and: ve
- anneal: tavlamak
- approximate: yaklaşık
- approximation: yaklaşıklama
- arc: ayrıt
- articulator: eklemleyici
- association: ilişkilendirme
- attribute: öznitelik
- augmented: genişletilmiş
- authentication: kimlik doğrulama
- autoassociator: özilişkilendirici
- autoencoder: otokodlayıcı
- automaton: özdevinir
- axiom: belit
B
- backup: geriye taşıma
- backward: geriye doğru
- bag of words: sözcük torbası
- bandit: kollu kumar makinesi
- base: taban
- basis: taban
- basket: sepet
- batch: toptan
- bayesian: bayesçi
- belief: inanç
- benchmark: denek
- bias: yanlılık
- bias unit: ek girdi
- bin: kutucuk
- binary: ikili
- binding: değer atama
- binomial: binom
- biometrics: biyometri
- blocking: bölükleme
- boolean: mantıksal
- bootstrap: rastgele örnekleme
- bounding box: sınırlayıcı kutu
- branch and bound: dallan ve sınırla
- breadth-first: genişlik öncelikli
- bump: tümsek
C
- canonical: asal
- capacity: sığım
- capsule: kapsül
- cascade: ardışık
- case-based: örnek tabanlı
- causal: nedensel
- cause: neden
- central: limit theorem merkezi limit kuramı
- chain: zincir
- chapter: bölüm
- characterize: betimlemek
- chi-square: ki kare
- city-block distance: şehir içi uzaklık
- class: sınıf
- classifier: sınıflandırıcı
- clique: hizip
- cluster: öbek
- coarse grain: iri taneli
- code: gizyazı
- codebook: vector gizyazı yöneyi
- cofinite: sonlu tamamlayıcı
- collaborative filtering: işbirlikçi filtreleme
- column: sütun
- combination: birleşim
- competitive: yarışmacı
- complement: tümleyen
- complexity: karmaşıklık
- component: bileşen
- compression: sıkıştırma
- computation: hesaplama
- computer vision: bilgisayarlı görü
- concave: içbükey
- condensed: seyrek
- conditional: independence koşullu bağımsızlık
- confidence: güven
- confusion: (matrix) hata (dizeyi)
- conjugate: eşlenik
- connected: (graph) bağlı (çizge)
- connection: bağlantı
- connectivity: bağlantısallık
- constant: sabit
- contingency: (table) olumsallık (çizelgesi)
- contour: çevrit
- contrast: zıtlık
- convex: dışbükey
- convolution: evrişim
- convolutional neural networks: evrişimli sinir ağları
- cooperative: işbirlikçi
- coordinates: eksen değerleri
- correction: düzeltme
- correlation: ilinti
- cost: bedel
- count: sayım
- coupled: bağlı
- covariance: eşdeğişinti
- cover: kapsamak
- credit: assignment sorumluluk atama
- criterion: ölçüt
- criterion: kıstas
- critic: eleştirmen
- cross-entropy: çapraz düzensizlik
- cross-validation: çapraz geçerleme
- cumulative: (distribution) birikimli (dağılım)
- curse of dimensionality: çok boyutluluğun laneti
- curvature: eğrilik
- curve: eğri
- cycle: çevrim
D
- data augmentation: veri artırma
- dataset: veri kümesi
- decay: sönüm
- decision: karar
- decode: gizçözmek
- decoder: gizçözer
- decomposition: ayrışım
- decremental: azalımlı
- dendrogram: ağaç çizit
- density: yoğunluk
- depth-first: derinlik öncelikli
- descendant: soyundan gelen
- description: betimleme
- design: tasarım
- detail: ayrıntı
- detection: sezim
- deterministic: gerekirci
- deviation: sapma
- diagnosis: tanı
- diagnostic: tanısal
- diagonal: köşegen
- diagram: çizem
- dichotomizer: ikili ayırıcı
- diffusion: yayınım
- dilemma: ikilem
- dimension: boyut
- directed: yönlü
- discontinuity: süreksizlik
- discount: indirim
- discrete: kesikli
- discretization: kesiklileştirme
- discriminant: ayırtaç
- distance: uzaklık
- distributed: dağıtık
- distribution: dağılım
- divergence: ıraksama
- diversity: çeşitlilik
- divisive: bölmeli
- document: belge
- dot product: iç çarpım
- doubt: kuşku
- dropout: seyreltme
- dual: eşlek
- dummy variable: yapay değişken
- dynamic: devingen
- dynamic routing: dinamik yönlendirme
E
- edge: ayrıt
- edit: distance düzeltme uzaklığı
- efficient: etkili
- eigenvector: özyöney
- element: öğe
- eligibility: uygunluk
- eliminate: elemek
- embedding: gömme
- emission: yayım
- empirical: gözlemsel
- encode: gizyazmak
- encoder: gizyazar
- ensemble: küme
- ensemble methods: topluluk metotları
- entropy: düzensizlik
- environment: ortam
- episode: serüven
- epoch: dönem
- equation: denklem
- error: hata
- error bar: hata çubuğu
- et al: ve ötekiler
- euclidean distance: euclid(öklid) uzaklığı
- evaluation: değerlendirme
- evidence: kanıt
- exact: kesin
- example: örnek
- exercise: alıştırma
- exhaustive: kapsayan
- expansion: açılım
- expectation-maximization: beklenti büyütme
- experiment: deney
- expert: uzman
- explaining away: örtbas etmek
- expression: bildirim
- extraction: çıkarım
- extrapolation: dışdeğerleme
F
- factor: (1)çarpan, (2)etken
- factorial: etkensel
- feature: öznitelik
- feature representation: öznitelik temsili
- feedforward: ileriye doğru
- figure: şekil
- filter: süzgeç
- fine grained: ince taneli
- finite horizon: sonlu serüven
- fit: oturtma, uydurma
- flexible: esnek
- floating: kayan
- fold: kat
- forward: ileriye doğru
- framework: çatı
- frontal: cepheden
- full precision: tam hassasiyet
- function: işlev
- fusion: kaynaştırma
- fuzzy: bulanık
G
- generalization: genelleme
- generative: üretici
- generative adversarial networks: çekişmeli üretici ağlar
- generic: genel
- geodesic: yerölçümsel
- global optimum: mutlak en iyi
- gradient: eğim
- gradient descend: gradyan inişi
- graph: çizge
- graphical: çizgesel
- greedy: açgözlü
- ground truth: gerçek referans değer
- group: öbek
H
- half precision: yarım hassasiyet
- hard: keskin
- hash table: anahtarlı çizelge
- heuristics: sezgi
- hidden: saklı
- hierarchical: ağaç yapılı
- higher-order: üst düzey
- hinge (loss): menteşe (yitimi)
- hint: ipucu
- histogram: çubuk,çizit
- hybrid: karma
- hyper: üstün
- hyperparameter: üst değişken
- hypothesis: denence
I
- identical: özdeş
- if-then: eğer-ise
- iid: bağımsız ve özdeşçe dağılmış
- ill-posed: kötü konumlanmış
- impurity: katışıklık
- imputation: yükleme
- incremental: artımlı
- independence: bağımsızlık
- index: dizin
- indicator: gösterge
- induction: kural oluşturma
- inductive bias: model varsayımı
- inference: çıkarsama
- infinite horizon: sonsuz serüven
- influence: etki
- information: bilgi
- inhibition: ketleme
- initial: ilk
- inner product: iç çarpım
- input: girdi
- instance: örnek
- instantiate: somutlaşmak
- interaction: etkileşim
- internal: iç
- interpolate: ara değerlemek
- interpretability: yorumlanabilirlik
- interval: aralık
- invariance: değişmezlik
- isometric: eşölçümsel
- isoprobability: eşolasılık
- item: öğe
- iteration: yineleme
J
- jobshop: sipariş
- joint: birleşik
- jump: sıçrama
- junction: kavşak
K
- k fold: k kat
- kernel: çekirdek
- kernelization: çekirdekleme
- k-means: k merkezli
- k-nearest neighbor: en yakın k komşu
- knowledge: bilgi
L
- landmark detection: karakteristik nokta saptama
- latent: saklı
- lateral: yanal
- lattice: kafes
- layer: katman
- leader cluster: önder öbekleme
- leaf: yaprak
- leave-one-out: birini dışarıda bırak
- level: düzey
- lift (of an association rule): etki (ilişkilendirme kuralının)
- likelihood: olabilirlik
- linear: doğrusal
- lineer regression: doğrusal bağıntı
- link: bağ
- loading: yükleme
- local: yerel
- local minimum: yerel minimum
- localization: yerini saptama
- logistic: s biçimli
- logistic regression: yapısal bağıntı
- logit: ters s
- long short term memory (LTSM): uzun-kısa vadeli bellek
- loop: döngü
- loss: yitim
M
- majority: çoğunluk
- map: harita
- mapping: eşleme
- margin: kenar payı
- marginalize: tümleştirme
- matching: eşleştirme
- matrix: dizey
- maximization: büyütme
- maximum a posteriori (map): en büyük sonsal (ebs)
- maximum likelihood (ml): en büyük olabilirlik (ebo)
- max-product: büyütme çarpma
- mean: ortalama
- mean average precision: ortalama hassasiyet
- measure: ölçüt
- mechanism: düzenek
- meiosis: eşeyli bölünme
- membership: üyelik
- memory: bellek
- message: ileti
- methodology: yöntembilim
- metric: ölçev
- minimization: küçültme
- missing: eksik
- mixture: karışım
- modality: kip
- mode (of a density): tepe (dağılımın)
- model: model
- moralization: ahlaklıla¸stırma
- multi layer perceptron (MLP): çok katmanlı algılayıcı
- multinomial (distribution): katlıterimli (dağılım)
- multiple: çoklu
- multistage: çok aşamalı
- multivariate: çok değişkenli
- mutually: exclusive ayrık
N
- naive: saf
- negative: eksi
- network: ağ
- neuron: sinir hücresi
- node: düğüm
- noise: gürültü
- nonlinear: doğrusal olmayan
- nonnegative: eksi olmayan
- nonparametric: dağılımdan bağımsız
- norm: büyüklük
- normal: normal
- normalization: normalleştirme
- np-complete: çokterimli zamanda bulunamaz
- nuisance factor: zararlı etken
- null hypothesis: sıfır denencesi
- numeric: sayısal
O
- oblique: yatık
- observable: gözlenebilir
- observation: gözlem
- occam’s razor: occam’ın usturası
- occluded: örtülü
- offline: çevrimdışı
- off-policy: politikasız
- omnivariate: tüm değişkenli
- one-sided: tek yanlı
- online: çevrimiçi
- on-policy: politikalı
- optimal: en iyi
- optimization: iyileme
- or: veya
- order (of a polynomial): derece (çokterimlinin)
- order (statistics): sıra (istatistikleri)
- origin (of axes): sıfır noktası (eksenlerin)
- oscillate: salınım
- outcome: sonuç
- outlier: aykırı
- overfitting: aşırı öğrenme
- overtraining: aşırı eğitme
P
- padding: dolgulama
- paired: eşli
- pairing: eşleme
- pairwise: ikili
- parallel: koşut
- parametric: dağılıma bağlı
- parent (node): ebeveyn (düğüm)
- parity: eşlik
- partial: kısmi, kısmen
- passive: edilgen
- path: yol
- pattern: örüntü
- pedigree: soy
- perceptron: algılayıcı
- performance: başarım
- perplexity: karışıklık
- phone: sesbirimcik
- phoneme: sesbirim
- phylogenetic tree: soy ağacı
- piecewise: parçalı
- pixel: imge noktası
- plasticity: yoğrukluk
- plate: tabaka
- plot: çizim
- plurality: çoğulluk
- policy: politika
- pooling: örnekleme
- polychotomizer: çoklu ayırıcı
- polyhedron: çokyüzlü
- polynomial: çokterimli
- polytree: çoklu ağaç
- positive: artı
- positive definite: kesin artı
- positive semidefinite: yarı kesin artı
- posterior: sonsal olasılık
- posthoc: artçı
- postpruning: geç budama
- potential function: gerilim işlevi
- power: üst
- power function: güç işlevi
- precision: kesinlik
- predicate: belirtim
- predictor: bağımsız değişken
- prediction: öngörü
- predictive: öngörücü
- prepruning: erken budama
- primal: asal
- principal: temel
- principle: ilke
- prior: önsel
- probabilistic: olasılıksal
- probability: olasılık
- probably: olası
- procedure: yordam
- projection: izdüşüm
- propagation: yayılım
- propositional (rule): önermeli (kural)
- prototype: asıl örnek
- pruning: budama
- pseudocode: örnek program
- purity: saflık
- pursuit: izleme
Q
- quadratic: karesel, ikinci dereceden
- quantization: nicemleme
- query: sorgu
R
- radial: dairesel
- random: rastgele
- random: rastsal
- random forest: rastgele değişken
- randomization: rastsalla¸stırma
- range: açıklık
- rank (of a matrix): kerte (dizeyin)
- rank (test): sıra (sınaması)
- real-time: gerçek zamanlı
- reasoning: akıl yürütme
- recall: anma
- receiver: alıcı
- receptive field: algı alanı
- reciprocal: ters
- recognition: tanıma
- reconstruction: geri çatma
- rectified linear unit (RELU): doğrultulmuş lineer ünite
- recurrent: özyineli
- recursive: özçağrılı
- redundancy: fazlalık
- reference: dayanak
- references: kaynaklar
- region: alan
- regression: bağlanım
- regressogram: bağlanım çiziti
- regularization: düzenlileştirme
- reinforcement: pekiştirme
- reject: ret
- relative: görece
- relevance: ilgililik
- replication: çoğaltma
- repository: veri tabanı
- representation: gösterim
- residual: artık
- response: tepki
- retrieval: erişim
- reverse engineering: tersine mühendislik
- reward: ödül
- ridge: sırt
- risk: risk
- robust: gürbüz
- routing-by-agreement: anlaşarak yönlendirme
- row: satır
- rule: kural
- running: akan
S
- sample: örneklemek (f), örneklem (i)
- scalar: sayıl
- scale: ölçek
- scatter: saçılım
- scene: görüntü
- schedule: zaman çizelgesi
- scree: kayşat
- search: arama
- section: bölüm
- segmentation: bölütleme
- selection: seçim
- self-organizing: özörgütlemeli
- semantics: anlambilim
- semiparametric: dağılıma yarı bağlı
- sensitivity: duyarlılık
- sensor: alıcı
- sequence: dizi
- sequential: sırayla
- set: küme
- shaded: gölgeli
- share: paylaşmak
- shatter: tuz buz etmek
- short term: kısa soluklu
- sigmoid sigmoid: (s işlevi)
- sign: işaret
- significance: anlamlılık
- simulation: benzetim
- simultaneous: eş zamanlı
- singly (connected): tekli (bağlı)
- singular: tekil
- slack (variable): artık (değişken)
- smooth: düzleştirme
- smoother: düzleştirici
- soft: eşiksiz
- softmax (function): eşiksiz en büyük işlevi
- sort: sıralamak
- spam: istenmeyen elektronik posta
- span: kapsamak
- sparse: seyrek
- spatial: uzamsal
- specific: özgül
- specificity: özgüllük
- spectral: izgesel
- spectrum: izge
- spline: eğri
- split: bölme
- spread: yayılım
- stable: kararlı
- state of art: güncel olan en iyi durum
- standardize: belirli bir forma getirmek
- standardization: tek tip yapma
- stacking: yığma
- stepsize: adım büyüklüğü
- stimulation: dürtü
- stochastic: rastgele
- strategy: yordam
- stratification: katmanla¸stırma
- stress: gerilim
- string: dizi
- structure: yapı
- stump: ağaççık
- subgraph: alt çizge
- subset: altküme
- subspace: altuzay
- sum-product: toplam çarpım
- supervised: gözetimli
- support: destek
- surface: yüzey
- switching: geçişli
- symbol: simge
- symmetric: bakı¸sımlı
- symptom: belirti
- synchronization: eşzamanlama
- system: dizge
- squashing function: sıkıştırma fonksiyonu
T
- table: çizelge
- tangent: teğet
- template: şablon
- temporal: zamansal
- term: terim
- terminal: uç
- test: sınama
- theory: kuram
- threshold: eşik
- time delay: zaman gecikmeli
- time series: zaman dizisi
- topographic: yerbetimsel
- topological: ilingesel
- tutorial: eğitim dokümanları
- trace: iz
- trade-off: ödünleşim
- trajectory: gezinge
- transcribe: çevriyazmak
- transition: geçiş
- transpose: devrik
- traveling salesman: gezgin satıcı
- trellis: kafes
- two-sided: iki yanlı
U
- unbiased: yansız
- unconstrained: kısıtlanmamış
- underfitting: eksik öğrenme
- unfold: açılmış
- uniform (distribution): tekdüze (dağılım)
- univariate: tek değişkenli
- unobservable: gözlenemeyen
- unsupervised: gözetimsiz
- up sampling: sık örnekleme
- utility: fayda
V
- validation: geçerleme
- vanishing gradient: kaybolan eğim
- variance: değişinti
- variational: değişimsel
- vector: yöney
- version: sürüm
- vigilance: tetiklik
- virtual: sanal
- voting: oylama
W
- weight: ağırlık
- winner-take-all: kazanan hepsini alır
- wrapper: dürümcü
X
- xor: dışlamalı veya